Şarkı Sözleri, Haberler, Video izle, Magazin, Önemli Bilgiler, Yemek Tarifleri

Top model Marisa Miller, plajda voleybol oynarken film gibi keşfedilme öyküsünü anlattı.
ABD’de yayımlanan Boston Common dergisinin yaz sayısına söyleşi veren Victoria’s Secret meleği Marisa Miller, şöhret olma hikayesini “Plajda ailemle voleybol oynuyordum. Elinde fotoğraf makinesiyle bir adam geldi ve onun için poz vermemi istedi. Kırmadım, birkaç kare çekmesine izin verdim. ‘Hayatın tamamen değişecek’ dedi. Neden bahsettiğini anlamadım, çünkü onun fotoğraf dünyasının efsanelerinden Mario Testino olduğunu bilmiyordum!” cümleleriyle anlattı.
32 yaşındaki top model, motosiklet kullanmayı ne kadar sevdiğinden de bahsetti: “Herkes asi güzel olarak adlandırılmak için Harley Davidson kullandığımı zannediyor ama hiç ilgisi yok. Motor sporlarına gerçekten ilgi duyuyorum. Sürat yapmak da hoşuma gidiyor. Ama deri pantolon ve yelek giymiyorum. O klişelerden uzak duruyorum.”

Marisa Miller Resimleri İçin Tıklayın.

Evde 2 DNA daha bulundu
Adli Tıp raporunda Defne Joy Foster ve Kerem Altan’ın dışında bir kadın ve bir erkeğe ait DNA izlerinin bulunduğu belirtildi.

Defne Joy Foster’ın Kerem Altan’ın evinde ölümüyle ilgili Adli Tıp raporu, soruşturmayı yürüten savcılığa ulaştı.

Raporda bazı objeler üzerinde yapılan incelemede evde Foster ve Altan’ın dışında bir kadın ve bir erkeğe ait DNA izlerinin bulunduğu da belirtildi. Raporda, Foster’ın vücudunda herhangi bir zorlama ya da darp izinin bulunmadığı da yer aldı.

Adli Tıp Kurumu, 1. İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan raporda, Foster’ın kesinlikle uyuşturucu ya da uyarıcı madde kullanmadığı belirtildi. Ancak astım hastası olan Foster’ın almış olduğu alkolün kolaylaştırıcı etkisiyle ve kanında bulunan ilaçların yan etkilerine bağlı olarak kalp ritminin bozulduğu ve hayatını kaybettiği ifade edildi. Foster’ın üzerinde darp ya da zorlamaya dair bir izin bulunmadığının belirtildiği raporda yer alan en çarpıcı husus ise evde bulunan bazı objeler üzerinde yapılan incelemelerde Foster ve Altan dışında bir kadın ve bir erkeğe ait DNA izlerinin bulunması.

‘Kim oldukları tespit edilmeli’
Foster’ın avukatı Ayşegül Mermer ise savcılığa dilekçe vererek, bu DNA’ların kime ait olduğunun tespit edilmesini istedi. Milliyet’e konuşan Mermer, şunları söyledi:

“Soruşturmanın başından beri bilinen gerçeklerin dışında su yüzüne çıkmamış gizlenen bazı olay ve kişilerin olduğunu ileri sürmüştük. Adli Tıp Kurumu’nun sonuç raporunda olay gecesi evde rahmetli Defne ile Kerem Altan’dan başka iki kişinin daha olduğu, bu kişilerden biri kadın diğerinin de erkek şahıs olduğu saptanmıştır. Bu kişilerin kimler olduğunun tespiti için soruşturmanın genişletilmesi ve ayrıca erken müdahale edilmesi halinde rahmetlinin kurtulup kurtulamayacağını yönünde rapor alınması hususunda bugün savcılık makamına dilekçe vererek talepte bulunduk.”

Defne Joy Foster Resimleri İçin Tıklayın.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal'ın tahliye olmamaları durumunda yemin etmeme eyleminin gerekirse dört yıl süreceğini söyledi.

Yemin krizi sonrasında Köşk'ün devreye girmesi sonrasında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'le görüşen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sorun çözülene kadar yemin etmemeye kararlı olduklarını söyledi.

Akşam'a konuşan Kılıçdaroğlu sorulara şu yanıtları verdi:

- Tutum değişikliğine mi gittiniz, seçimden önce Balbay ve Haberal'ın serbest bırakılmaması ihtimalleri sorulduğunda boykottan bahsetmemiştiniz?

Hayır, hiç tutum değişikliğim olmadı. Seçimden önce de tartıştık. Tutukluydular, seçildiklerinde serbest bırakılmaları gerekiyordu ama yine de bu ihtimali düşündük. Çünkü yargının baskı altında olduğunu, siyasallaştığını biliyorduk. Buna rağmen, seçilmiş vekilleri içeride tutmaya devam edemeyeceklerine inandık.

- Parti içi baskı ile mi bu eyleme giriştiniz?

Hayır hiç ilgisi yok. Onu bazı yandaş medya öyle yazdı çizdi. Hatta iktidar çevreleri de bizim birbirimize düşeceğimizi, parçalanacağımızı zannediyor, fena yanılıyor.

- Bu eylem içinize siniyor mu, yüzde yüz siniyor mu?

Evet aynen öyle. İçim çok rahat. Yüzde yüz inanıyorum. Doğru olanı yapıyoruz. Aksini yaparsak ilkelerimize ihanet etmiş oluruz. Demokrasiye, hukuk devleti ilkelerine ihanet etmiş sayarız kendimizi. İki milletvekilimiz tutuklu. Hiçbir haklı gerekçesi ortada yokken. Bu şartlarda nasıl yemin edelim?

- Ne kadar sürdürebilirsiniz? Çıkamazlarsa yasama dönemi boyunca devam edecek mi?

Çok kararlıyız. Gerekirse dört yıl sürer.

- Cumhurbaşkanı ile neler konuştunuz? Size 'Neden yemin etmediniz?' diye sordu mu, 'Şık olmadı' gibi bir yorumda bulundu mu?

Hayır, bana düşüncelerimi ve önerilerimi sordu. Buradan nasıl çıkılacağına dair fikirlerimi öğrenmek istedi.

- Siz neler söylediniz?

Kararlılığımızı aktardım. Yanlıştan dönülmediği, çözüm bulunmadığı sürece yemin etmeyeceğimizi...